BITCOIN (2) – Mehmet Ulaş BAŞLAMIŞ
İlk yazımın üstünden epey geçti. Bu süre zarfında, Bitcoin dünyasında neler olduğuna kısaca bahsetmem gerekir sanırım;
Newsweek, yayınlandığı bir makale ile “Satoshi Nakamoto” adıyla bilinen Bitcoin ‘in yaratıcısını bulduğunu açıkladı. Nesweek dergisi muhabirlerinden Leah McGrath Goodman ‘a röportaj veren Nakamoto ‘nun “artık Bitcoin ile ilgilenmiyorum, o iş başkalarına devredildi” demesi bayağı bir tartışma yaratırken, başka bir röportajında da 3 hafta öncesine kadar Bitcoin ‘in ne olduğunu bile duymadığını söylemesi ile beyanlar arasında çelişkilerin ortaya çıkması, üzerindeki şüphelerin yoğunlaşmasına sebep oldu. Oldukça mütevazi bir yaşam süren yada sürüyormuş gözüken Nakamoto ile ilgili sansasyonel haberler, daha çıkacağa benziyor.
http://www.webrazzi.com/2014/03/07/bitcoinin-mucidi-nakamoto/
Yine Bitcoin ekosisteminin en büyük platformu olan MtGox ‘un Şubat ayında iflasını açıklaması, tam bir şok etkisi yarattı. Böyle bir iflas, tabiki birçok yatırımcının Bitcoin almadan önce, durup bir daha düşünmesine sebep olacaktır. Bir rivayete göre iflasın nedeni, 744.000 bitcoini bulan kayıplar. Bu güvenlik sorunu (bir başka deyişle hackerların hesapları boşaltması) Bitcoin ekosistemi için aşılması gereken bir sorun.
Bundan daha da kötüsü, Mart ayında bazı hackerlardan gelen yayınlar. İddiaya göre, MtGox tarafından çalındığı söylenen bitcoinlerin üzerinde bir miktarı, MtGox, kendi cüzdanlarında tutmaktaymış. Yayınlanan cüzdanlardan (hesap olarak düşünebilirsiniz) bazıları da Mt.Gox ‘un CEO ‘suna ait. Hackerlar tarafından yayınlanan döküman, hesap hareketlerinin olduğu bir excel dosyası. Hackerların iddiasına göre, MtGox, 951.116 bitcoine sahip, bu da MtGox ‘tan çalındığı söylenen 744.000 rakamının üzerinde bir miktar.
MtGoxzedeler de, harekete geçmiş durumda. http://goxrecovery.com/ web sitesi üzerinden iletişim bilgileri verilerek bu şikayetçiler platformuna üye olunabiliyor. Eğer şikayetinizi yasal zemine taşımak istiyorsanız, o da bu web sitesi üzerinden mümkün sanırım.
Bu yukarıda bahsettiğim gelişmeler olmasaydı, yazımı daha teknik ele alacaktım. Fakat tablo “sanal para – Bitcoin” için çok ta iyimser gözükmüyor. Buna rağmen “sanal para” pek de kaybolmayacak gibi. Google’dan Jared Cohen, tüm bu yaşananlara rağmen Bitcoin ve türevlerinin kolay kolay ortadan kaybolmayacağını ve bu yaşananların da aslında bir olgunlaşma süreci olduğunu düşünüyor.
http://www.webrazzi.com/2014/03/10/google-jared-cohen-bitcoin/
Türevleri demişken en çok ilgimi çeken bir sanal para alternatifinden de bahsetmeden geçemeyeceğim; Allahcoin, P2P İslami Para Birimi. Fakat aşağıdaki linkte yer alan haberden anladığım kadarıyla, arkasında belli bir İslami cemiyet var. Bu konulara pek girmek istemiyorum, isteyen nasılsa haberi okur. Fakat demeden geçemeyeceğim, Allah ve Para kelimelerinin yanyana gelmesi ne kadar İslami, tartışılır…bu arada olur da Allahcoin almak isterseniz : http://www.allahcoin.org/
http://www.psmmag.com/haber/bitcoin_e-karsi-allahcoin/567952
İlk yazımda çok fazla teknik konulara girmemiştim. Yine çok fazla teknik detaya girmeden, Bitcoin ekosistemi dahilinde kullanılan cüzdan tipleri hakkında kısaca da olsa bahsetmek istiyorum;
1) Yazılım Cüzdanları : Cüzdan bilgisayarınızdadır. Bu da güvenliğinden siz sorumlusunuz demektir.
2) Cep Cüzdanları : Cüzdan akıllı telefonunuzdadır; yani aslında cüzdan bu uygulama ile artık cebinizdedir. Her gün çantanıza yada cebinize atarak çıktığınız, kimliğinizden banka kartınıza kadar muhafaza ettiğiniz cüzdanınızdan, bir farkı yoktur. Cep telefonunuzun güvenliğinden siz sorumlu olduğunuza göre, cep cüzdanınızın güvenliğinden de otomatik olarak kendiniz sorumlu oluyorsunuz. Bu arada bu cüzdan tipi gençlerin de kaçınılmaz tercihi.
3) Ağ Cüzdanları : Cüzdanınız bir ağdadır. Cüzdanınızın korunması için daha az efor sarfedebilirsiniz; fakat böyle bile olsa, ağ seçimini gerçekten doğru yapmalısınız.
Aslında bu cüzdan sahip olduğunuz bitcoini koyabileceğiniz bir sanal hesap numarası değildir. Cüzdan, aslında, bitcoin bloğunda bulunan (bitcoin zinciri) bitcoin adreslerinizde yer alan bitcoinlerinizi harcamaya yarayan gizli anahtarlarınızı saklar. Her bitcoin cüzdanı tüm bitcoin adreslerinizin toplam bakiyesini gösterir ve belli birine belli bir miktar ödemenizi sağlar, aynı gerçek bir cüzdan gibi. Bu gizli anahtarlar bitcoinlerinizi bitcoin adreslerinden harcamanızı sağlarlar, bu yüzden asla kimseye vermemelisiniz. Kısacası sahip olduğunuz bitcoin, bir bitcoin bloğu içindedir ve siz, onun adresine sahipsinizdir ve cüzdanınız o adreste bulunan bitcoininizin harcamasını sağlayan şifreye saklar. Bu arada kendinize bir cüzdan açmak isterseniz en güvenilir sitelerden biri http://www.multibit.org/ olarak gözüküyor. Bu web sitesinden, kendi bilgisayar işletim sisteminize uygun olan yazılımı seçerek indirmeniz ve kurmanız gerekiyor.
Sistem dahilinde üretilen her bitcoinin kendine has (unique) bir kodu mevcut, para dedikleri şey de aslında bu kod. Transferler sırasında ise, zarflar kullanılıyor. Bu zarflar da aslında bir koda sahip; ama bunları tek kullanımlık kod gibi düşünebilirsiniz. İşlem yapabilmeniz için, herkesin bir hesabı yani bir cüzdanı olması gerekiyor. Transfer sırasında cüzdanınıza ulaşabilmeniz için gereken şifreyi unutmanız durumunda, bitcoinlerinize elveda diyebilirsiniz.
Diğer bir teknik detay da, bitcoini “taştan çıkartmak isteyenler” için. Hazırlanmış olan yazılımlar sayesinde, Bitcoin madenciliğine başayabilir ve satın almak zorunda kalmadan Bitcoin sahibi olabilirsiniz. Fakat bu işlem için harcayacağınız elektrik vs. gibi kaynakları ve almanız gereken donanımları da hesaba kattığınızda, her zaman çok karlı olmayacağı çok açık bir gerçek. Daha hızlı sonuç almak isteyenler için ise, “imece usulü üretimler” söz konusu. Bu yöntem ile kullanıcılar bir araya toplandıkları havuzlarda, bir arada madencilik yapabilmektedirler.
Daha fazla bilgi için https://bitcoin.org/ adresini ziyaret etmenizi öneririm.
Bitcoin = Dijital Altın
Altın ile çok fazla benzer özellikler taşıdığı bir gerçek. Bir kere üretimi sınırlı. Aylık veya yıllık olarak üretim miktarı belli bir algoritma ile sınırlandırılmış. Altın ‘a da baktığımızda yıllık olarak dünya üzerindeki artış miktarı yaklaşık %3 gibi (yıllık rekolte miktarına paralel olarak); yani büyümesi sınırlı. Zaten herkesin de bildiği gibi, altın sistemini / değerini belirleyen en önemli özellik te budur. Bu nokta da bitcoin de benzer özellikler göstermektedir; yani sanaldır, ama aslında temeli sağlamdır; çünkü kopyalanan senaryo doğru yerden kopyalanmıştır.
Arzı Kim Yapıyor?
Para deyince aklımıza ne gelmeli, yani bir nesnenin para olabilmesi için ne gibi özellikleri taşıması gerekmektedir;
1) Değiş – tokuş işlemini gerçekleştirebilmelidir. (Payment System)
2) Değerlerin tanımlanmasında, kaydedilmesinde ve karşılaştırılmasında bir ölçü birimi olabilmelidir; ki bu noktada en önemli özelliği bölünebilir olabilmesidir. (Unit of Account)
3) Değer taşımalıdır. (Storage of Value)
4) Sözleşmeler dahilinde kullanılabilen bir değer olmalıdır. (Contract Value)
İlk etapta sadece bir değiş-tokuş aracı olarak ortaya çıkan bitcoin, artık bu değiş-tokuş işlemi sırasında değer kazanıp kaybetmeye başlamıştır; yani artık değer taşımaya başlamış ve kimin arz ettiğini ve kontrol ettiğini sormak ta bu noktada en doğal hakkımızdır. Parayı arz eden güvenilir midir? Kamu otoritesinin olmaksızın kullanılıyor olması, genç kuşaklar için oldukça takdir edilesi bir nokta olsa da, spekülatif bir unsur olması, işin ciddi anlamda boyutunu değiştiriyor; spekülatif unsurlar birimizi sevindirirken diğerimizin de kalbini kırıyor.
Internet tabanlı herşeyin güzel olduğu düsturuyla yola çıkanlara arada destur da demek gerekebilir. Geleneksel ekonomilerde parayı yoktan var eden merkezler Merkez Bankaları ‘dır ve bu var etme işlemini de devlet mekanizması ile yani kontrollü şekilde yaparlar (paranın emisyonu). Bu noktada bitcoinler sizin bizim gibi insanlar tarafından, ellerindeki CPU güçleri ile doğru orantılı şekilde üretiliyor. Her ne kadar üretim miktarı çeşitli algoritmalar ile kontrol altına alınmış olsa da, gerçekte bir kontrol yok…
Hukuken Kullanımı
Son yıllarda teknoloji süreçlerinin insan hayatının her alanında olduğu gibi finansal hayatına da girmiş olmasıyla, “kaydi para” ‘nın kullanımı artmış, kağıt paranın kullanımı ise azalmıştır. Bu 2 para türünün birbirinden en temel farkı, kaydi paranın ne olduğu ile ilgili olarak, tüm kayıtların tutulabiliyor (log) olmasıdır. Buna karşın kağıt paranın bir takibi yoktur. Devletin vergilendirme ve vergi toplama sürecinde, “kaydi para” tabiki en işine gelen para türüdür. Zaman içerisinde kağıt paranın tamamen ortadan kalkması ile de, tüm kayıt dışılık ortadan kalkacaktır. Bu noktada bitcoin de bir “kaydi para” ‘dır. Fakat hukuksal açıdan bakıldığında, uluslar arası terörizm ve diğer kaçakçılık faaliyetleri (özellikle uyuşturucu maddeler uzunca bir süredir Bitcoin ekosistemi üzerinden alınıp / satılıyor) için (Dark Market) bir değiş tokuş aracı olması, devletlerin hışmına bir şekilde uğrama olasılığını da akla getiriyor. Kullanıcılar anonim olduğundan dolayı, bu şekilde yasal olmayan emtia alımları için de kullanıma oldukça elverişli hale geliyor. Diğer bir konu da, loglamanın olmaması ile, devletler için ciddi bir gelir kaybı şu haliyle. Şuan sistemde yaklaşık 1,2 milyar dolar var ve bu paranın değeri biraz da dark markette yapılan alışverişe bağlı. Önümüzdeki yıllarda devletlerin buna kayıtsız kalmayacağı kesin. Bu arada hukuken, bitcoinin Türkiye ‘de kullanımına engel olan herhangi bir kanun maddesi de yoktur.
Öğrenilmiş Dersler
Bu başlık ile akla ilk gelen müzik ve film endüstrisine yön vermiş olan Peer-to-peer (daha fazla bilgi için bkz. http://tr.wikipedia.org/wiki/Peer-to-peer) paylaşımlar. Peer-to-peer yapıları küçümsememek gerekir; hepimiz müzik ve film endüstrisinin (içerik endüstrisi) başına nasıl belalar açtığını iyi biliyoruz. Bitcoin deneyimi ile, yakın gelecekte para sistemlerimizin başına ne geleceğini aslında kestirebilir. Bu deney, aslında merkez bankası olmadan bir para biriminin ayakta durabilme deneyidir. Bu deneyin sahibi kimdir; onu işte bilemiyoruz.
Bu deneyin şimdiden farkında olunmalıdır; Bitcoin tutmasa bile, bundan sonraki dijital para nesli, çok daha farklı argümanlar ile aynı saldırıyı merkeziyetçi finansal yapıya gerçekleştirecektir. Bu farklı argümanların ne olacağını kimse şimdiden kestiremez; ama bundan daha yıkıcı olma olasılığı yüksektir. Şimdi herkes ezberlemiş gibi, bu dijital paranın arkası boş diyor; ama unutmamak gerekir, asıl dijital para USD ‘dir ve Sam Amca ihtiyaç duydukça milyar dolarları sanal ortamda üreterek piyasaya sürmektedir. Şimdi ABD bu tip bir işlemi yaparken bastığı para kadar altın karşılığı aramakta yada ayırmakta mıdır?; tabii ki hayır!, burada kimse kusura bakmasın USD, Bitcoin kadar sanal bir paradır. Bu para emisyonu işleminin her zaman para basma şeklinde olmadığını iyi biliyoruz; sanal şekilde borç aldığı parayı ödeme veya piyasaya tahvil sürme şeklinde, para basma işlemleri, tüm merkez bankaları tarafından hale hazırda yapılan uygulamalardır.
Bazı Kritik Eleştiriler
1) Bitcoinin arz hızının, global ekonominin büyüme hızından bağımsız olması, haliyle somut bir deflasyonu da beraberinde getireceği gibi bir eleştiri mevcut. Yani 2040 ‘ta sirkülasyonda bulunacak Bitcoin sayısı şimdiden belli ve eğer ekonomi ve bitcoinin kullanım talebi, piyasaya arz edilecek bitcoinlerden fazla olacak olursa, bitcoinler durdugu yerde değer kazanacak ve tabiki sizin eğer bitcoininiz var ise ve bu sürekli değer kazanıyor ise, neden harcayasınızki? İşte bu noktada ekosistem içerisinde deflasyonun karşımıza gelmek olasılığı yüksek.
2) Bu dijital para birimini erken benimseyenlerin (early adopters) halihazırdaki bitcoinlerin çoğuna sahip olması, ekonomik çevreler tarafından da adaletsiz bulunuyor. Hatta bu noktada bu sistemin erken benimseyenler için dizayn edildiği yönünde görüşler de mevcut.
3) Stabil bir kur politikası olamaması nedeniyle, bitcoinin başka para birimlerine çevrilmesi noktasında da çok fazla eleştiri hakim. Hatta, bitcoin bozdurmanın gittigidiyor.com üzerinden cep telefonunuzu satmaktan bir fark olmadığı söyleniyor. Bu noktada da bir para birimi için önemli kriter olan ölçülebilirlik, ortadan kalkıyor.
Bitcoin Tutar mı? Anonim Paracılar (Monetarists Anonymous) savaşlarını kazanma fırsatını internet ortamında mı elde edecekler?
Tutar mı tutmaz mı gibi bir öngörüde bulunmak, şu aşamada herkesi açıkçası aşar; ama benim anladığım böyle bir sistemin bu noktaya kadar gelip te mevcut ekonomilerde karşılık bulmaya başlaması, hale hazırda mevcut finansal kurumların silkinerek kendilerine bir bakmasını gerektirmektedir. Çünkü mevcut ekonomi dediğimiz yapı, aslında kapitalist ekonomi ve bu ekonominin başlıca argümanı da para ve şimdi bu başlıca argümana alternatif birşey var karşımızda – sanal anonim para. Analiz etmemek, görmezden gelmek büyük bir hata olur ve şu 3 noktayı sanırım zaman içinde hep birlikte izleyip göreceğiz;
1) Bir ekonomi içerisinde kullanılan değiş-tokuş aracı, gerçekten halkın benimsediği midir yoksa devletin yada sistemlerin dayattığı mıdır?
2) Siber dünyada işlemeye başlayan sanal para sistemleri, devletlerin uyguladığı gelenekçi ekonomiyi ne hale getirecektir / nasıl dönüştürecektir?
3) Mevcut zenginliğin adaletsiz dağılımını, nasıl şekillendirecektir?
Yazıma, aşağıdaki video ile son vermek istiyorum;
Link : http://www.theguardian.com/technology/video/2013/mar/22/bitcoin-currency-video
Not : Yazı dahilinde bahsettiğim hiçbir rakamın doğruluğunu garanti etmiyorum …